Charlie Munger'ın bir videosunu izledim, düşündüm.
O, Çinlilerin bir hastalığı olduğunu söyledi; kumar oynamayı seviyorlar ve şansa inanıyorlar. Bu çok aptalca, şansa inanılmamalı, olasılıklara inanılmalı. Bu sonucun ortaya çıkmasında Çin kültüründe birçok neden var, neredeyse tüm ülkede insanlar aynı.
Ama aklıma gelen en sık konuştuğumuz şey, bir hayat, iki kader, üç feng shui, dört erdem, beş okumak... Eğer 40 yaşında hâlâ kaderine inanmıyorsan, o zaman sezgin çok zayıf demektir. Hayatta zenginlik veya yoksulluk, hepsi kaderle belirlenmiştir.
Çin'in felsefesi sadece bir batıl inanç değildir, aynı zamanda bir bilim dalıdır. Yinyang ve Beş Unsur teorisine göre, bir kişi doğduğunda ilk ağlayışı, onun bağımsız yaşamının başlangıcıdır. Bu anda, gökyüzü ve yerin yinyang ile beş unsur enerjisi alınır.
Bu, ilk doğum çağrısıdır. Çin felsefesinin evren anlayışına göre, yin-yang ve beş element (metal, ağaç, su, ateş, toprak) ile birlikte 40 yıl yaşam deneyimine sahip olduğunuzda, öncelikle sizden güçlü olanların en sonunda sizden zayıfladığını, sizden zayıf olanların en sonunda sizden güçlü hale geldiğini keşfedeceksiniz. Gerçekler önünüzde duruyor; hangi ailede doğduğunuz, hangi ebeveynlere sahip olduğunuz da sizin seçiminiz değil. Hepsi doğum haritanızda yazılı. Görülüyor...
Beş bin yıllık kültürel derinlik, anlatılacak çok şey var. Bence bu, o ortamda bulunmakla ilgili. O kültürün oldukça doğru olduğunu hissediyorsunuz. Ama her ne olursa olsun, Shrimp Brother'a göre, hayatınızı heyecanlı kılmak istiyorsanız, "Gökyüzü hareketli, erdemli kişi sürekli kendini geliştirmeli" yaşam tutumunu benimsemelisiniz.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Charlie Munger'ın bir videosunu izledim, düşündüm.
O, Çinlilerin bir hastalığı olduğunu söyledi; kumar oynamayı seviyorlar ve şansa inanıyorlar. Bu çok aptalca, şansa inanılmamalı, olasılıklara inanılmalı. Bu sonucun ortaya çıkmasında Çin kültüründe birçok neden var, neredeyse tüm ülkede insanlar aynı.
Ama aklıma gelen en sık konuştuğumuz şey, bir hayat, iki kader, üç feng shui, dört erdem, beş okumak... Eğer 40 yaşında hâlâ kaderine inanmıyorsan, o zaman sezgin çok zayıf demektir. Hayatta zenginlik veya yoksulluk, hepsi kaderle belirlenmiştir.
Çin'in felsefesi sadece bir batıl inanç değildir, aynı zamanda bir bilim dalıdır. Yinyang ve Beş Unsur teorisine göre, bir kişi doğduğunda ilk ağlayışı, onun bağımsız yaşamının başlangıcıdır. Bu anda, gökyüzü ve yerin yinyang ile beş unsur enerjisi alınır.
Bu, ilk doğum çağrısıdır. Çin felsefesinin evren anlayışına göre, yin-yang ve beş element (metal, ağaç, su, ateş, toprak) ile birlikte 40 yıl yaşam deneyimine sahip olduğunuzda, öncelikle sizden güçlü olanların en sonunda sizden zayıfladığını, sizden zayıf olanların en sonunda sizden güçlü hale geldiğini keşfedeceksiniz. Gerçekler önünüzde duruyor; hangi ailede doğduğunuz, hangi ebeveynlere sahip olduğunuz da sizin seçiminiz değil. Hepsi doğum haritanızda yazılı. Görülüyor...
Beş bin yıllık kültürel derinlik, anlatılacak çok şey var. Bence bu, o ortamda bulunmakla ilgili. O kültürün oldukça doğru olduğunu hissediyorsunuz. Ama her ne olursa olsun, Shrimp Brother'a göre, hayatınızı heyecanlı kılmak istiyorsanız, "Gökyüzü hareketli, erdemli kişi sürekli kendini geliştirmeli" yaşam tutumunu benimsemelisiniz.