Ben sürekli garip bir şey üzerine düşünüyorum: Bizim bu grup DeFi dünyasında her gün "Merkeziyetsizlik" diye bağırıyor, ama cüzdanımızdaki en büyük varlık ya USDT ya da USDC. Bu, bağımsız bir ülke kurmak isteyen bir grup öncünün, hâlâ eski kralın ürettiği parayı kullanması gibi bir his veriyor, ne dersin, garip değil mi?

STBL @stbl_official projesini görene kadar bu işin bir çözümü varmış gibi hissetmedim.

Onlar "daha havalı" bir stablecoin üretmeyi planlamıyorlar, bunun yerine "para basma makinesi"nin anahtarını büyük şirketlerin elinden alıp, çeşitli proje sahiplerine vermek istiyorlar. Buna ESS (ekosistem stablecoin'i) diyorlar.

Basit ve net bir şekilde anlamak gerekirse: gelecekte bir zincir, bir L2, hatta bir DAO, STBL'nin sağladığı "lego modülleri" ile kendi zincir üstü gerçek varlıklarla (RWA) desteklenen, topluluğun kendisinin basabileceği ve geri alabileceği, kârın da tekrar topluluğa döneceği özel bir stablecoin üretebilecek.

Bu durumun çerçevesi bir anda genişledi. Artık stabil coin'lerin kendisi hakkında değil, "para üretim hakkı"nın kime ait olduğu meselesi üzerine konuşuluyor. Her ekosistem kendi "merkez bankası"na sahip olduğunda, kendi parasıyla hesaplaşabiliyor, teşvikler verebiliyor ve yönetişim yapabiliyorsa, işte o zaman gerçek bir ekonomik kapalı döngüden bahsedebiliriz.

Onlar sadece sözde kalmıyorlar. İlk örnekleri USST, bu ay (Kasım) otomatik bağlantı mekanizmasını geliştirecek, böylece sistem kendi kendine daha akıllı hale gelecek; Aralık ayının sonunda borç verme ve sürekli sözleşmelere entegre edilecek, böylece bu para gerçekten "kullanılabilir" hale gelecek. Çünkü sadece izlenebilen bir stabil coin ruhsuzdur.

Yani, STBL bu oyunu çok büyük oynuyor. "Para"nın kendisini programlanabilir ve özelleştirilebilir bir altyapıya dönüştürmek istiyor.

O halde, gelecekte her bir zincirin kendi resmi stablecoin'ini üretebildiği takdirde, USDT/USDC'yi tamamen terk edip kendi stablecoin'ine geçecek olan ekosistem hangisi olur?